OTRA Psikoloji

Kaygı Nedir?

Literatürde kaygı, gerginlik duyguları, endişeli düşünceler ve artmış nabız gibi fiziksel değişiklerle karakterize edilen bir duygulanımdır. Genellikle yaklaşmakta olan bir tehdit ya da belirsizlik karşısında verilen bir tepkidir. Dengeli düzeyde olduğunda motive edici ve faydalı olmasına karşın yoğun ve süreklilik durumunda işlevselliği bozabilir.

Ortaya çıkmasının sebepleri her ne kadar bireysel farklılıklara tâbi olsa da psikoloji biliminde belli başlı ekollerce farklı anlaşılabilir.

Psikodinamik Kuram: Kaygının kaynağını çoğunlukla bilinçdışı çatışmalar, bastırılmış duygular ve çocukluk döneminde şekillenen içsel dinamikler üzerinden açıklar. Bu yaklaşıma göre kaygı zihnin içinde bastırılan dürtü, istek ya da anıların yüzeye çıkma tehdidine karşı verdiği bir sinyaldir.

Bilişsel Kuram: Gerçekçi olmayan felaketleştirici ya da abartılı düşünce biçimleri (örn. “Herkes beni yargılıyor”) kaygıya neden olur. Ayrıca belirsizlikle başa çıkamayan bireyler gelecekte olabilecek en kötü senaryoya odaklanarak sürekli tetikte kalırlar, bu da kronik kaygıya neden olur.

Evrimsel Kuram: Atalarımız için tehlikeyi erken sezmek hayatta kalmayı kolaylaştırıyordu. Yani başka bir anlamda kaygı, tehlikeye karşı bir kalkan sağlıyordu. Bu bağlamda çalılıklardan gelen bir sese karşı kaygı hisseden atalarımız oradan uzaklaşarak kendilerini güvenceye alıyorlardı. Bu da demek oluyor ki biz anksiyete yaşayan insanların torunlarıyız.

Kısacası kaygı yaşamak, zayıflık olarak değil hayatta kalma içgüdümüzün bir parçası olarak görülmelidir. Ancak bu iç ses bazen bizi gerçeklikten koparıp kontrolü elimizden alabilir. Bu yazıyı okuduysanız zaten ilk adımı kaygınızı farkındalık düzeyine çıkararak atmış sayılırsınız. Eğer kaygı yaşamınızı zorlaştırıyorsa bir uzmana danışmak faydalı bir ikinci adım olacaktır.


👉 Şimdi Randevu Alın

https://www.otrapsikoloji.com/iletisim

Hemen seansa başla!